29 Kasım 2012 Perşembe

Kelimeler. Kâfi.

Belki bir gün yazmak için yeni kelimeler buluruz üçümüz. Sen, Ben, Efe...

15 Kasım 2012 Perşembe

Whim vs. Kaos

Whim;

bir bahardan ne beklenebilir ki
ilk ve ya son
burada önemli olan bu değil
çünkü burada önemli olan
çok az şey
var
başka zamanda
başka bir ben
tam da şu anda
ne yapıyor ki
ya da bir sokak sanatçısı
günde kaç kez
bakar gökyüzüne
bir insan evinin tavanına bakarken ne hissederse
aynılarını mı hisseder
yoksa
onlarla aynı şeyi hissetmemek için mi
sokaktadır
herhangi bir soruya
kaç farklı yanıt verilebilir
ya da bir bozuk parayı havaya atsak
aynı anda kac kez yazı gelebilir
her birimiz ayrı ayrı noktalardan
futursuzca yukselsek gökyüzüne
kaçımız aynı anda
korkar yüksekliğinden
demek istediğim
aynı anda hepimiz aynı duygulardan oluşsak
kaç güzel gelecek olurdu elimizde.
bir nota kaç farklı şekilde basılabilirse
o kadar.


---


Kaos;
Kışın gelmesi gerekirdi aslında, burdaki karlar eriyeli bir hayli zaman oldu. Çünkü burdaki güneş kiminin yeni umuduyken kimini de karamsar gemiye kaptan yapardı. Bazılarının gözlerini dondururken bazılarının içini yakardı. Ya da sokak sanatçısının ellerini terletirdi. Gökyüzüne bakması bi isyan mıydı? Bir istek mi? Bakabilmesi mi bir lütuftu yoksa evinde hissetmesi için görmesi mi? Hiç mi özgür olamaz sokak sanatçısı? İki tarafı tura olan bozuk parayı havaya atıp 'yazı gelirse benimsin' demekteki umut mu büyüktü yoksa sokak sanatçısının evinin tavanı mı? Yükseldikçe yerden diğerleri küçük görünürdü. Küçülen yerdekiler miydi yoksa seni orda intihara sürükleyen hatun mu?

Bilmediğini biliyorum.

Atatürk`ün dünyada `başöğretmen' sıfatlı tek lider olduğunu. Bir geometri kitabı yazdığını, üçgen, açı, dikdörtgen gibi ve 48 tane geometri teriminin Türkçe isim babasının bizzat Mustafa Kemal olduğunu. Norveççe'de `Atatürk gibi olmak` diye bir deyim olduğunu. ''Atatürk'' çiçeği'nin adını, çiçeği bulan Wanderbit Üniversitesi profesörlerinden doktor Kirk Landın`ın koyduğunu ve bu çiçeğin tüm dünyada bu isimle üretilip satıldığını. Yunan başkomutanı Trikopis`in, hiçbir zorlama ve baskı olmadan her Cumhuriyet bayramında Atina'daki Türk büyükelçiliğine giderek, Atatürk`ün resminin önüne geçtiğini ve saygı duruşunda bulunduğunu. ”Mimber'' adında bir gazete çıkarttığını ve 52 sayı yayımlanan gazetede ilk defa sansür kelimesi geçtiğini. Kurtuluş Savaşında rütbe alan bir çok kadın askerlerimizin olduğunu, Dünya tarihine geçen tek bir üsteğmenimizin olduğunu, Üsteğmen Kara Fatma'nın 700 erkek, 43 kadından oluşan bir müfrezenin reiseliğine bizzat Atatürk tarafından atanmış olduğunu. Bir röportajda "Birleşmiş Milletlere üye olmayı düşünüyor musunuz?" diye sorulduğunda "Şartlarımızı koyarız, kabullerine bağlı. Biz müracaat etmeyiz üye olmak için, davet gelirse düşünürüz" dediğini ve bunun üzerine BM yasasının değiştirildiğini ve üyeliğe davet edilen ilk ülkenin Türkiye Cumhuriyeti olduğunu. 1938'de, General McArthur'un en zor, en problemli, en buhranlı döneminde, danışman, senatör ve bakanlarından oluşan yüz yirmiden fazla kişiye; "Şu anda hiçbirinizi değil, büyük istidadı ile Mustafa Kemal'i görmek için neler vermezdim" dediğini. 1938'de Ata`nın ölümünde Tahran gazetesinde yayınlanan bir şiirde; "Allah bir ülkeye yardım etmek isterse onun elinden tutmak isterse başına Mustafa Kemal gibi lider getirir" denildiğini. 1996'da Haiti Cumhurbaşkanının vasiyetinde, mezar taşına yazılmasını istediği metinde; "Bütün ömrüm boyunca Türkiye'nin lideri Mustafa Kemal Atatürk'ü anlamış ve uygulamış olmaktan dolayı mutlu öldüm" yazdığını. 2000'de ABD Başkanı'nın milenyum mesajında; Milenyumun hiç şüphe yoktur ki tek devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk'tür. Çünkü o yılın değil asrın lideri olabilmeyi başarmış tek liderdir" denildiğini . 2005'de Amerika'nın en ünlü ekonomistlerinden birisi olan Mr. Johns`un önerisinin "Türkiye ekonomiyle savaşta bir tek Atatürk'ü örnek alsın yeter.." olduğunu.

13 Kasım 2012 Salı

Bir gün onu karşıma alıp;

'O artık seninle olamaz Efe. Çünkü O'nunla birbirimize aşığız. Üzgünüm ama O'nunla işin bitti artık. İyi biri olduğunu düşündüğün için O seni kırmak istemiyor. Onu seviyorum. Onun her şeyini seviyorum. Bunu da kolay kolay diyecek biri değilim. Tüm hayatım boyunca aşık numarası yaptım ben. Aşk, aptalların hissettiğini sandığı bir şeydir dedim hep ama bu kadın kalbimde öyle bir yer edindi ki, istesem de onu kalbimden atamadım. Atmak istediğim zamanlar olmadı değil. Yoruldum, gururum kırıldı. Hatta yeri geldi acı çektim. Ama nefes almaktan vazgeçemediğim gibi onu sevmekten de vazgeçemedim. Umutsuzca, geri dönüşü olmayan bir şekilde aşığım ona. O bunu hiç bilmese de...' diyeceğim.. 3

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...